Türkmenistan Cumhurbaşkanı Serdar Berdimuhamedov, Tokyo'da düzenlenen Birinci “Orta Asya – Japonya” Diyalog Zirvesi'nde konuştu. Bu haber, devlet haber ajansı TDH tarafından duyuruldu.

Devlet Başkanı, zirvenin mevcut jeo-ekonomik ve siyasi koşullar ve Asya'nın dünyada artan rolü göz önüne alındığında, Orta Asya ülkeleri ile Japonya arasındaki ilişkilerin yenilenmesi ve derinleştirilmesi için bir başlangıç noktası olarak görüldüğünü söyledi.

Üst düzey diyalog formatının, tarafların uzun vadeli ve sürdürülebilir bir ortaklık için hazır olduğunu teyit ettiği belirtildi. Türkmenistan, zirvenin düzenli olarak yapılmasını savundu ve diyalog çerçevesinde aktif olarak çalışmaya hazır olduğunu ifade etti.

Ekonomik ve yatırım işbirliğine özel önem verildi. Türkmenistan'ın, Japon iş dünyasının bölgenin kalkınmasına katılımını genişletmeye yönelik ilgisi vurgulandı. Gaz, kimya, enerji, ulaştırma ve su yönetimi sektörlerinde “Itochu”, “Mitsubishi”, “Kawasaki”, “Sumitomo”, “Toyo”, “Sojitz”, “Komatsu”, “Toyota” ve diğer şirketlerle yapılan ortak çalışma deneyimleri kaydedildi.

“Yeşil” dönüşüm öncelikli alanlar arasında sayıldı. Türkmenistan, enerji tasarrufu, metan emisyonlarının azaltılması ve hidrojen enerjisi dahil yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi konusundaki taahhüdünü teyit etti.

Orta Asya'da Bölgesel İklim Teknolojileri Merkezi kurulması girişimi ve “yeşil diplomasi”nin geliştirilmesi dahil iklim gündemindeki işbirliğinin önemi ayrı olarak vurgulandı.

Devlet Başkanı, ulaşım ve transit bağlantısının önceliğini vurguladı. Türkmenistan'ın kendi fonlarını kullanarak Türkmenbaşı Uluslararası Deniz Limanı, havaalanları, demiryolları ve Türkmenistan'ı komşu ülkelerle bağlayan otoyolların inşası gibi projelerin hayata geçirildiğini kaydetti.

İnsani gündem de ele alındı. Türkmenistan, “Orta Asya – Japonya” gençlik forumu kurulmasını ve Orta Asya ile Japonya'daki kadınlar arasında diyalog için kalıcı bir platform oluşturulmasını önerdi.

Cumhurbaşkanı, Türkmenistan'ın tarafsızlık, barışçıl çözüm ve BM Şartı ilkelerine bağlılığını yeniden teyit etti ve 2028 yılını Uluslararası Hukuk Yılı ilan etme girişimini ortaya koydu.

Sonuç olarak, “Orta Asya – Japonya” diyaloğunun, katılımcı ülkelerin çıkarlarına uygun, uzun vadeli ve uygulamaya yönelik bir işbirliği mekanizması olarak görüldüğü vurgulandı.